06 Mayıs Pazartesi 2024
1 yıl önce

Politika faizinde indirim yapan Merkez Bankası, ticari kredi faizlerini düşürmeye yönelik önemli bir adım attı

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) son Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında politika faizini yüzde 14'ten yüzde 13'e indirerek piyasaları ters köşeye yatırdı. 17 Aralık 2021'den bu yana politika faizi sabitti. Piyasalardaki genel kanı, bu koşullar altında TCMB'nin politika faizini 2022'nin geri kalan aylarında sabit tutacağı yönündeydi. Ama TCMB ara verdiği faiz indirimlerine 8 ay sonra devam etme kararı aldı. Grafikten görüleceği üzere, son ayarda ticari kredi faiz oranları ile politika faiz oranı arasındaki makas açılmıştı. Bir taraftan da reel sektörün krediye erişmekte zorlandığına yönelik şikâyetler son birkaç haftada arttı. Kredi kanalındaki bu tıkanıklığın faiz indirimi kararında etkili olduğu anlaşılıyor.

1 yıl önce

Avrupa Merkez Bankası faizi yükseltti

Avrupa Merkez Bankası (ECB), piyasalardaki beklentiler doğrultusunda attım attı. ECB, Euro bölgesindeki enflasyonun üstesinden gelebilmek için politika faizini 75 baz puan artırarak yüzde 1,50'ye yükseltti. ECB faiz artırdı Faiz artırım kararı, bölgenin yükselen enerji fiyatları nedeniyle halihazırda resesyona girmiş olabileceğine dair endişelerin arasında alındı. Frankfurt merkezli kuruluşun borçlanma maliyetlerinde de art arda ikinci artış oldu. 24 yıl sonra bir ilk Bu arada Avrupa Merkez Bankası'nın faizi çarpıcı bir şekilde 0,75 puan yükseltmesi, bankanın 24 yıllık tarihinde bir ilk olarak kayıtlara geçti. Financial Times'ın haberine göre, ayrıca söz konusu adım, büyük ölçüde Rusya'nın Avrupa'ya gaz arzını kısıtlamasının sonucu olarak artan enerji fiyatlarının bölgedeki işletmeleri ve haneleri vurması sonrası atıldı. Avrupa'da rekor enflasyon Bununla birlikte, Euro bölgesi enflasyonu, ECB'nin yüzde 2 hedefinin oldukça üzerinde ve ağustos ayına kadar olan yıl içinde yüzde 9,1'lik yeni zirveyi gördü. Öte yandan euro, dolar karşısında 20 yılın en düşük seviyelerini test etti. Bloomberg: Rekor enflasyona karşı savaş yoğunlaştı Bloomberg, "Avrupa Merkez Bankası, faiz oranlarını 75 baz puan artırarak rekor enflasyona karşı savaşını yoğunlaştırdı." dedi. ECB'nin, "ekonomik büyüme görünümü kararırken bile 'birkaç' faiz artırımı taahhüdünde bulunduğuna" dikkat çekildi. Alınan kararın, analistlerin beklentilerini karşıladığı ifade edildi. Banka, bu yıl ve gelecek yıl için enflasyon görünümünü yükseltirken, 2023'teki ekonomik genişleme tahminini düşürdü.

1 yıl önce

Merkez Bankası faizi eylülde yüzde 12'ye indirdi

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK), bugün Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu başkanlığında toplandı. Merkez Bankası’nın eylül ayı toplantısı sonunda; politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı yüzde 12 oldu. Politika faizi yüzde 13’den yüzde 12’ye düştü Toplantının özetinde, "Para Politikası Kurulu (Kurul), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 13’den yüzde 12’ye indirilmesine karar vermiştir." dendi. "Resesyonun kaçınılmaz bir risk faktörü olduğu değerlendirmeleri yaygınlaştı" Enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları liralaşma stratejisi çerçevesinde kararlılıkla kullanmaya devam edeceğini vurgulayan toplantı metni şöyle: "Jeopolitik risklerin dünya genelinde iktisadi faaliyet üzerindeki zayıflatıcı etkisi artarak sürmektedir. Önümüzdeki döneme ilişkin küresel büyüme tahminleri aşağı yönlü güncellenmeye devam etmekte ve resesyonun kaçınılmaz bir risk faktörü olduğu değerlendirmeleri yaygınlaşmaktadır. Türkiye’nin geliştirdiği stratejik nitelikte çözüm araçları sayesinde temel gıda başta olmak üzere bazı sektörlerdeki arz kısıtlarının olumsuz etkileri azaltılmış olsa da uluslararası ölçekte üretici ve tüketici fiyatlarının artış eğilimi sürmektedir. Yüksek küresel enflasyonun, enflasyon beklentileri ve uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkileri yakından izlenmektedir. Enflasyonda enerji fiyatlarının etkisi uzun süreli olacak Bununla birlikte, gelişmiş ülke merkez bankaları artan enerji fiyatları ve arz-talep uyumsuzluğu ile işgücü piyasalarındaki katılıklara bağlı olarak enflasyonda görülen yükselişin beklenenden uzun sürebileceğini vurgulamaktadırlar. Ülkeler arasında farklılaşan iktisadi görünüme bağlı olarak gelişmiş ülke merkez bankalarının para politikası adım ve iletişimlerinde ayrışma devam etmektedir. Finansal piyasalarda artan belirsizliklere yönelik merkez bankaları tarafından geliştirilen yeni destekleyici uygulama ve araçlarla çözüm üretme gayretlerinin sürdüğü gözlenmektedir. 2022’nin ilk yarısında güçlü bir büyüme yaşandı 2022’nin ilk yarısında güçlü bir büyüme gözlemlenmiştir. Temmuz başından bu yana öncü göstergeler, zayıflayan dış talebin etkisiyle büyümede bir yavaşlamaya işaret etmektedir. İstihdam kazanımları benzer ekonomilere göre daha olumlu seyretmektedir. Özellikle istihdam artışına katkı veren sektörler dikkate alındığında büyüme dinamiklerinin yapısal kazanımlarla desteklenmekte olduğu görülmektedir. Büyümenin kompozisyonunda sürdürülebilir bileşenlerin payı artarken, turizmin cari işlemler dengesine beklentileri aşan güçlü katkısı devam etmektedir. Bunun yanında, enerji fiyatlarındaki yüksek seyir ve ana ihracat pazarlarının resesyona girme olasılığı cari denge üzerindeki riskleri canlı tutmaktadır. Cari işlemler dengesinin sürdürülebilir seviyelerde kalıcı hale gelmesi, fiyat istikrarı için önem arz etmektedir. Kredilerin büyüme hızı yakından takip ediliyor Kredilerin büyüme hızı ve erişilen finansman kaynaklarının amacına uygun şekilde iktisadi faaliyet ile buluşması yakından takip edilmektedir. Ayrıca, son dönemde belirgin şekilde açılan politika-kredi faizi makasının ilan edilen makroihtiyati tedbirlerin katkısı ile geldiği denge yakından takip edilmektedir. Kurul, parasal aktarım mekanizmasının etkinliğini destekleyecek araçlarını güçlendirmeye devam edecektir. Kurul, politika faizinin 100 baz puan düşürülmesine karar verdi Enflasyonda gözlenen yükselişte; jeopolitik gelişmelerin yol açtığı enerji maliyeti artışlarının gecikmeli ve dolaylı etkileri, ekonomik temellerden uzak fiyatlama oluşumlarının etkileri, küresel enerji, gıda ve tarımsal emtia fiyatlarındaki artışların oluşturduğu güçlü negatif arz şokları etkili olmaya devam etmektedir. Kurul, sürdürülebilir fiyat istikrarı ve finansal istikrarın güçlendirilmesi için atılan ve kararlılıkla uygulanan adımlar ile birlikte, küresel barış ortamının yeniden tesis edilmesiyle dezenflasyonist sürecin başlayacağını öngörmektedir. Bununla birlikte, üçüncü çeyreğe ilişkin öncü göstergeler azalan dış talebin etkisiyle iktisadi faaliyette ivme kaybının devam ettiğine işaret etmektedir. Küresel büyümeye yönelik belirsizliklerin ve jeopolitik risklerin arttığı bir dönemde sanayi üretiminde yakalanan ivmenin ve istihdamdaki artış trendinin sürdürülmesi açısından finansal koşulların destekleyici olması önem arz etmektedir. Bu çerçevede Kurul, politika faizinin 100 baz puan düşürülmesine karar vermiş, mevcut görünüm altında güncellenen politika faiz düzeyinin yeterli olduğunu değerlendirmiştir. Fiyat istikrarının sürdürülebilir bir şekilde kurumsallaşması amacıyla TCMB’nin tüm politika araçlarında kalıcı ve güçlendirilmiş liralaşmayı teşvik eden geniş kapsamlı bir politika çerçevesi gözden geçirme süreci devam etmektedir. Değerlendirme süreçleri tamamlanan kredi, teminat ve likidite politika adımları para politikası aktarım mekanizmasının etkinliğinin güçlendirilmesi için kullanılmaya devam edilecektir. Enflasyonda yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları kullanmaya devam TCMB, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları liralaşma stratejisi çerçevesinde kararlılıkla kullanmaya devam edecektir. Fiyatlar genel düzeyinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düşüş, ters para ikamesinin ve döviz rezervlerindeki artış eğiliminin sürmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyecektir. Böylelikle, yatırım, üretim ve istihdam artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde devamı için uygun zemin oluşacaktır."

1 yıl önce

Merkez Bankası Başkanı Kavcıoğlu: Dünyada resesyon konuşulmayan tek ülke Türkiye

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Prof. Dr. Şahap Kavcıoğlu, Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran’ı makamında ziyaret etti. ATO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcıları Temel Aktay ve Halil İbrahim Yılmaz ile Yönetim Kurulu Sayman Üyesi M. Ülkü Karakuş, Yönetim Kurulu Üyeleri Nuh Acar, Halil İlik, Süleyman Ekinci, Nihat Uysallı, Ali Yıldız ve M. Fatih Çetinkaya’nın da bulunduğu ziyarette konuşan ATO Başkanı Baran, dünya ekonomisinin pandemiden bu yana sıkıntılı bir süreç yaşadığını belirterek, genel zorlukların üzerine Türkiye’nin ayrıca coğrafyasından kaynaklanan sıkıntılar yaşadığını hatırlattı. Baran, “Türkiye zorlu bir coğrafyada yıllardan beri sorunlarla mücadele ettiği halde ekonomik ve siyasi istikrarını koruyarak, dünyada güvenli bir ada olarak kalmayı başaran bir ülke” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Rusya ve Ukrayna savaşı konusunda arabuluculuk rolü üstlenerek önemli bir diplomasi başarısı elde ettiğini kaydeden Baran, “Savaş halindeki iki ülke ile de ilişkilerimiz iyi. Aynı anda hem Rusya hem de Ukrayna ile ticari ilişkilerini yürütebilen ülke biziz” dedi. Türkiye’nin savunma ve havacılık başta olmak üzere sanayi üretiminde kaydettiği gelişmelere de değinen Baran, “Türkiye bölgesinin tedarik merkezi olacak kapasite, güç ve imkâna sahiptir” diye konuştu. Türkiye ekonomisindeki gelişmelere de değinen Baran, Merkez Bankası’nın reel sektörün finansmanını sağlamaya yönelik ihtiyati tedbirlerinin olumlu yansımaları olduğunu söyledi. Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu da, dünya ekonomisindeki gelişmelere değindiği konuşmasında, Avrupa başta olmak üzere bir çok ülkenin resesyon riski ile karşı karşıya olduğunu belirterek, “Resesyon konuşulmayan tek ülke Türkiye” diye konuştu. Yatırım ve üretim ortamını desteklemek üzere ekonomi politikalarının icra edildiğini aktaran Kavcıoğlu, “Son beş yılın ortalamasına baktığımızda en düşük faiz oranlarının uygulandığını görüyoruz. Sadece kredi faizinde değil, mevduat faizinde de devlet tahvilinde de en düşük oranlar geçerli. Merkez Bankası politika faizi yüzde 12, Hazine yüzde 9,9 ile borçlanıyor” dedi. 2021 yılının son çeyreğinden itibaren uygulamaya alınan para politikası ve makro ihtiyati tedbirler ile kredi kompozisyonunda TL’nin payının arttığını bildiren Kavcıoğlu, KOBİ, esnaf ve tarım kredileri gibi krediye erişim imkânı daha sınırlı olan müşterilerin uzun vadeli ve düşük maliyetli finansman imkânına kavuşarak faaliyetlerini sürdürülebilir bir yapıda devam ettirmelerinin amaçlandığını anlattı. Kavcıoğlu, “Makro ihtiyati politikalarla yatırım, istihdam, katma değerli üretim ve ihracatı artırıcı selektif kredi anlayışını uygulamaya başladık” dedi. Kavcıoğlu, 2021 yılında ortalama yüzde 23 civarında olan ticari kredi faizlerinin yüzde 18 seviyesine gerilediğini bildirdi.

1 yıl önce

Avrupa Merkez Bankası: Faizi zevk için artırmadık

Avrupa Merkez Bankası (ECB), üç temel politika faizini 75 baz puan artırarak, 2009’dan bu yana en yüksek seviyesine çıkarmıştı. "Faizi zevk için artırmıyoruz" ECB Başkanı Christine Lagarde ise, bankanın faiz oranlarını artırmasının bir sebebi olduğuna dikkat çekerek "zevk için artırmadığını" ve bunun insanlara yük olduğunu anladığını söyledi. "Enflasyonla savaşmak için artırdık" Lagarde, ECB'nin "enflasyonla savaşmak" için faiz oranlarını artırdığını ve bunun özellikle belirli mortgage sahipleri için zor olduğunu belirtti. Avrupa'nın daha önce deflasyonla mücadele ettiğini söyleyen Lagarde, enflasyonun Ukrayna'daki savaşın bir sonucu olduğunu savundu. Lagarde, "Rusya Devlet Başkanı Putin'in kaos yaratmaya ve elinden geldiğince Avrupa'yı yok etmeye" çalıştığını söyledi. "Hayat pahalılığı insanlar için yüksek olmasın istiyoruz" Lagarde, “Bu enerji krizi, yenmemiz gereken büyük bir enflasyona neden oluyor. Bu yüzden faiz oranlarını yükseltmek zorundayız, çünkü enflasyonu dizginlemek, makul bir seviyeye getirmek istiyoruz ki hayat pahalılığı insanlar için olduğu kadar yüksek olmasın” dedi. Lagarde ayrıca birkaç yıl önce Putin'le görüştüğünü ve onu korkunç bir insan olarak hatırladığını belirtti.

1 yıl önce

Suudi Arabistan’dan Merkez Bankası’na 5 milyar dolar

Uluslararası ajanslarda yer alan açıklamaya göre, Suudi Arabistan’ın Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankasında (TCMB) 5 milyar dolar tutarında mevduat hesabı açması için gerçekleştirilen görüşmelerde sona yaklaşıldığı aktarıldı. Habere göre, Suudi Arabistan Maliye Bakanlığı Sözcüsü, e-posta ile verdiği yanıtta, “(Türkiye Cumhuriyeti) Merkez Bankası ile 5 milyar dolarlık mevduat için son görüşmeleri yapıyoruz” ifadelerini kullandı. Haberde ayrıca adı açıklanmayan bir Türk yetkilinin, Suudi Arabistan ile mevduat anlaşması konusunda yürütülen görüşmelerin son aşamada olduğunu söylediği ileri sürüldü.

1 yıl önce

Merkez Bankası faiz kararını açıkladı: Faiz tek haneye düştü!

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu, Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu başkanlığında bugün toplandı. Kasım ayı PPK toplantısının ardından piyasaların merakla beklediği faiz kararı saat 14.00'te açıklandı. Merkez Bankası Para Politikası Kurulu son toplantısında faizi 150 baz puan indirerek yüzde 9'a çekti. 150 BAZ PUAN İNDİRİM BEKLENİYORDU PPK toplantısına yönelik piyasa beklenti anketi sonuçlarına göre, ekonomistlerin tamamı politika faizinin 150 baz indirilerek yüzde 9'a çekilmesi bekleniyordu. Merkez Bankası, bir önceki toplantıda politika faizini 150 baz puan düşürerek yüzde 10,5 seviyesine çekmişti. Merkez Bankası'ndan faiz kararı sonrası yapılan açıklama şöyle; Para Politikası Kurulu (Kurul), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 10,5’ten yüzde 9’a indirilmesine karar vermiştir. Jeopolitik risklerin dünya genelinde iktisadi faaliyet üzerindeki zayıflatıcı etkisi artarak sürmektedir. Önümüzdeki döneme ilişkin küresel büyüme tahminleri aşağı yönlü güncellenmeye devam etmekte ve resesyonun kaçınılmaz bir risk faktörü olduğu değerlendirmeleri yaygınlaşmaktadır. Türkiye’nin geliştirdiği stratejik nitelikte çözüm araçları sayesinde temel gıda başta olmak üzere bazı sektörlerdeki arz kısıtlarının olumsuz etkileri azaltılmış olsa da uluslararası ölçekte üretici ve tüketici fiyatlarının artış eğilimi sürmektedir. Yüksek küresel enflasyonun, enflasyon beklentileri ve uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkileri yakından izlenmektedir. Bununla birlikte, gelişmiş ülke merkez bankaları yüksek enerji fiyatları ve arz-talep uyumsuzluğu ile işgücü piyasalarındaki katılıklara bağlı olarak enflasyonda görülen yükselişin beklenenden uzun sürebileceğini vurgulamaktadırlar. Ülkeler arasında farklılaşan iktisadi görünüme bağlı olarak gelişmiş ülke merkez bankalarının para politikası adım ve iletişimlerinde ayrışma artarak devam etmektedir. Finansal piyasalarda artan belirsizliklere yönelik merkez bankaları tarafından geliştirilen yeni destekleyici uygulama ve araçlarla çözüm üretme gayretlerinin sürdüğü gözlenmektedir. 2022’nin ilk yarısında güçlü bir büyüme gerçekleşmiştir. Yılın ikinci yarısına dair öncü göstergeler ise zayıflayan dış talebin etkisiyle büyümedeki yavaşlamanın sürdüğüne işaret etmektedir. Bununla birlikte, imalat sanayi üzerindeki dış talep kaynaklı baskıların iç talep ve arz kapasitesi üzerinde şimdilik sınırlı olan etkileri daha belirgin hale gelmektedir. İstihdam kazanımları benzer ekonomilere göre daha olumlu seyretmektedir. Özellikle istihdam artışına katkı veren sektörler dikkate alındığında büyüme dinamiklerinin yapısal kazanımlarla desteklenmekte olduğu görülmektedir. Büyümenin kompozisyonunda sürdürülebilir bileşenlerin payı artarken, turizmin cari işlemler dengesine beklentileri aşan güçlü katkısı devam etmektedir. Bunun yanında, enerji fiyatlarındaki yüksek seyir ve ana ihracat pazarlarının resesyona girme olasılığı cari denge üzerindeki riskleri canlı tutmaktadır. Cari işlemler dengesinin sürdürülebilir seviyelerde kalıcı hale gelmesi, fiyat istikrarı için önem arz etmektedir. Kredilerin büyüme hızı ve erişilen finansman kaynaklarının amacına uygun şekilde iktisadi faaliyet ile buluşması yakından takip edilmektedir. Ayrıca, son dönemde belirgin şekilde açılan politika-kredi faizi makasının ilan edilen makroihtiyati tedbirlerin katkısı ile geldiği denge yakından takip edilmektedir. Kurul, parasal aktarım mekanizmasının etkinliğini destekleyecek araçlarını kararlılıkla kullanmaya devam edecek ve ilave tedbirleri devreye alacaktır. Uygulanacak politikalar aralık ayında açıklanacak olan 2023 Yılı Para ve Kur Politikası metninde kapsamlı olarak ilan edilecektir. Enflasyonda gözlenen yükselişte; jeopolitik gelişmelerin yol açtığı enerji maliyeti artışlarının gecikmeli ve dolaylı etkileri, ekonomik temellerden uzak fiyatlama oluşumlarının etkileri, küresel enerji, gıda ve tarımsal emtia fiyatlarındaki artışların oluşturduğu güçlü negatif arz şokları etkili olmaya devam etmektedir. Kurul, sürdürülebilir fiyat istikrarı ve finansal istikrarın güçlendirilmesi için atılan ve kararlılıkla uygulanan adımlar ile birlikte, küresel barış ortamının yeniden tesis edilmesiyle dezenflasyonist sürecin başlayacağını öngörmektedir. Azalan dış talebin toplam talep koşulları ve üretim üzerindeki etkileri yakından izlenmektedir. Küresel büyümeye yönelik belirsizliklerin ve jeopolitik risklerin daha da arttığı bir dönemde sanayi üretiminde yakalanan ivmenin ve istihdamdaki artış trendinin sürdürülmesi ile arz ve yatırım kapasitesindeki yapısal kazanımların sürekliliği açısından finansal koşulların destekleyici olması kritik önem arz etmektedir. Bu çerçevede Kurul, politika faizinin 150 baz puan düşürülmesine karar vermiştir. Kurul, mevcut politika faizinin küresel talebe ilişkin artan riskleri dikkate alarak yeterli düzeyde olduğunu değerlendirmiş, ağustos ayında başlatılan faiz indirim döngüsünün sonlandırılmasına karar vermiştir. Fiyat istikrarının sürdürülebilir bir şekilde kurumsallaşması amacıyla TCMB’nin tüm politika araçlarında kalıcı ve güçlendirilmiş liralaşmayı teşvik eden geniş kapsamlı bir politika çerçevesi gözden geçirme süreci devam etmektedir. Değerlendirme süreçleri tamamlanan kredi, teminat ve likidite politika adımları para politikası aktarım mekanizmasının etkinliğinin güçlendirilmesi için kullanılmaya devam edilecektir. TCMB, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları liralaşma stratejisi çerçevesinde kararlılıkla kullanmaya devam edecektir. Fiyatlar genel düzeyinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düşüş, ters para ikamesinin ve döviz rezervlerindeki artış eğiliminin sürmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyecektir. Böylelikle, yatırım, üretim ve istihdam artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde devamı için uygun zemin oluşacaktır. Kurul, kararlarını şeffaf, öngörülebilir ve veri odaklı bir çerçevede almaya devam edecektir.

1 yıl önce

Merkez Bankası Başkanı Kavcıoğlu'ndan enflasyon tahmini

Dünyanın önce pandemi sonrasında da Rusya-Ukrayna savaşı ile birlikte boyun eğmek zorunda kaldığı ekonomik şartlar, yeni bir yıla girilirken, etkisini iyiden iyiye hissettirmeye başladı. Küresel ekonominin dibe vurduğu bu dönem, hayat pahalılığını beraberinde getirdi, yaşam şartlarını zorlaştırdı. Türkiye, krize rağmen büyüdü Birçok ülkede binlerce kişi işsiz kaldı, enflasyon uçup gitti. Türkiye de bu ekonomik dalgadan fazlasıyla etkilendi. Kriz paketlerini hayata geçiren hükümet, tüm bunlara rağmen ekonomik olarak büyüdü, ihracatta rekorlar kırdı. Hedef tek haneli enflasyon Ekim ayında yüzde 85'lere kadar çıkan enflasyon için hedef tek haneli rakam olarak belirlendi. Bugün de Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu'ndan konuyla ilgili önemli bir açıklama geldi. "2024'te yüzde 8.8 oranını öngörüyoruz" 2023'te çift, 2024'te ise tek haneli rakamları işaret eden Kavcıoğlu, "Orta vadedeki enflasyon tahminlerimiz çerçevesinde 2023 yılında enflasyon oranının yüzde 22.3'e düşeceğini, 2024 yılında ise tek haneye gerileyerek yüzde 8.8 oranında gerçekleşeceğini öngörüyoruz." dedi. "Amacımız fiyat istikrarını sağlamak ve sürdürmek" Kavcıoğlu, "Merkez Bankası olarak fiyat istikrarını sağlamak ve sürdürmek temel amacımız doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar elimizdeki tüm araçları liralaşma stratejisi çerçevesinde kararlılıkla kullanmaya devam edeceğiz." diye konuştu. Uluslararası rezervler 11,5 milyar dolar arttı Kavcıoğlu'nun açıklamalarından diğer satır başları ise şöyle: “Küresel ölçekte sıkışan finansal koşulların da etkisiyle, başta Avrupa ekonomisi için olmak üzere, 2023 yılına ilişkin küresel büyüme tahminleri önemli ölçüde aşağı yönlü güncellenmiştir. Enerji ithalatımızın milli gelir içerisindeki payı yüzde 3,8'den tarihi rekor niteliğindeki yüzde 10,9'a çıkmıştır. Merkez Bankası olarak para politikasının etki alanının dışında kalan arz taraflı maliyet baskılarına tek başına faizleri artırmaya odaklanmış politikalarla karşılık vermenin etkili olmayacağını değerlendiriyoruz. Bunun yerine enflasyonu düşürmek ve fiyat istikrarını kalıcı olarak tesis etmek amacıyla üretimi ve yatırımları destekleyici, cari fazla kapasitemizi artırıcı politikalar uygulamayı gerekli görüyoruz. Uluslararası rezervlerimiz 2022 yılında 11,5 milyar dolar artış ile 123 milyar dolar seviyesine ulaşmıştır ve artış eğilimini korumaktadır.”

1 2 3 4 5 6 7